Daha önceki yazılarımda ablamdan bahsetmiş miydim bilmiyorum. Konu Leyladan Sonra niye ablasıyla başladı diyebilirsiniz. Çünkü bu güzel projeyle tanışmamı sağlayan güzel insan ablam. Kendisi yaklaşık %66.6 oranında doktor yani Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesinde beşinci sınıfa geçti. Onun en çok sevdiğim özelliklerinden biri de hiç bir zaman sadece bir doktor olmak istemedi, her zaman farklı uğraşlar içerisinde bulundu. Birçok sosyal sorumluluk projesinde gönüllü olarak çalıştı ve çalışmaya devam ediyor. Leyladan Sonra projesinin amacından daha çok teknolojik altyapısı ve benim projeyle nasıl tanıştığımın üzerinde durmak istiyorum. Belki ilerleyen zamanlarda böyle güzel projelere yenileri eklenir ve yazdıklarım bu projeleri yapan ekiplerin ufuklarında şimşekler çakar. Hemde zaten sitedeki “Leyla kimdir? Biz kimiz?” kısmında projeyi çok güzel anlatmışlar. Benim orada yazılanların üzerine söyleyebileceğim çok bir şey yok malesef.

Ablam projeyi başlatan 3 kişilik tıbbiyeli ekipten Sinem abla ile yakın arkadaş. Bu yüzden projenin başından beri projeden haberdar. Ablam bildiklerini diğer insanlarla paylaşma sevdasından dolayı bu projeyi benle de paylaştı. Teknik olarak yardım edip edemeyeceğimi sordu. Amerika’da olduğum için önce çok sıcak bakmadım. Çünkü saat farkı ve aradaki mesafeden dolayı yeteri kadar yardım edemeyeceğimi düşündüm. Ama yazdıkları yazıları okudukça aradaki mesafelerin mezaret kabul edilemeyecek kadar önemsiz olduğunu farkettim. Evet ben de bu çocuklar için bir şeyler yapmalıydım. Böyle güzel işlere destek olamadıktan sonra bildiklerimin ne önemi vardi ki?
İlk iş olarak Sinem abla ile iletişime geçtim. WordPress ile ilgili bir tecrübem olduğunu ve yardım etmekten mutluluk duyacağımı söyledim. O da bu yardımdan çok müteşekkür olacaklarını belirtti. ‘www.leyladansonra.wordpress.com’ adresini ‘www.leyladansonra.com’ adresine taşımak istediklerini ama nasıl yapacaklarını bilmediklerini söyledi. Hemen ‘www.leyladansonra.com’ domain’i satın aldım ve babamın yurt dışı tabanlı bir hosting hesabına siteyi yükledim.
Site sorunsuz bir şekilde çalışıyordu ve artık sıra tasarım kısmına gelmişti. Daha önceden Elegant Themes sitesinde ‘Origin‘ isimli temayı görmüştüm ve çok hoşuma gitmişti. Bu temayı kullanabilmek için yer arıyordum. Siteyi görür görmez bu tema aklıma geldi. Projenin amacını çok güzel ifade edebilcek bir temaydı. Ekibe sundum ve onlar da çok beğendi. Temayı hemen siteye uyguladım.

İlk günlerde siteye 50-60 kişi giriyordu. Bu da serverları çok zorlamıyordu. 24 Şubat günü sabah kalktığımda sitede bir yavaşlık farkettim. İstatiklere baktığımda giren sayısının önceki günlere göre aşırı derecede arttığını farkettim. Bu kadar büyük bir artışın bir gün de olması beni şaşırtmıştı ve siteye DDOS saldırı yapıldığını düşündüm. Ama siteye ulaşılan adreslere baktığımda aslında bir saldırı olmadığını anladım. Twitter, Facebook, Ekşisözlük, Rerererarara Sözlük, İTÜ Sözlük, Uludağ Sözlük gibi popüler sitelerden aşırı derecede bir sürü giriş alıyorduk. Google’da ‘Leyladan Sonra’yı arattığımda sosyal medyada ve birçok sözlük sitesinde 24 Şubat günü birçok şey yazıldığını gördüm. İnsanlar projenin güzelliğinden ve yazıların etkileyiciliğinden bahsediyordu. Saatler ilerledikçe yoğunluk arttı. İnsanlar artık sitenin yavaş açılmasından da şikayetçi olmaya başladı. Akşam saatlerinde hosting şirketinin işlemcisi yetmediği için siteyi yayınlamayı durdu. Akşama doğru o gün siteye giren sayısı 12 bine ulaştı. Bu bir günlük trafik için çok güzel bir sayıydı. Bu dakikadan sonra siteyi Türkiye’deki kaliteli bir şirketin serverlarına taşımamız gerektiğini anladım. ‘Turhost‘ firmasının yetkilileriyle görüştüm. Böyle güzel düşünülmüş bir projeye ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyacaklarını belirttiler. Siteyi Turhost’un serverlarına taşıdık ve yavaşlık problemini büyük ölçüde çözdük.
Bu büyük ilgiden sonra bir ara hediye alacak çocuk bile kalmadı. İnsanlar hediye almak için adete birbirleriyle yarışıyorladı. Başka üniversitelerden projenin kendi üniversite hastanelerinde başlatılması için teklifler geliyordu. Evet, Leyladan Sonra’nın bir sonraki hedefi başka üniversitelerde de bu akımı başlatmak. İnşallah bir sonraki adımları da Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi olcak.

İnternette devasa bir yankı oluşturduğu için projeden okul yönetimini de haberdar oldu. Proje konusunda bazı bürokratik problem ortaya çıktı. Bundan dolayı site yaklaşık 3-4 ay kapalı kaldı. Okul yönetimi böyle bir projenin resmi bir kulüp altında yapılması gerektiğini belirtti. Ekip ise Çapa Tıp Fakültesinde ‘Gönüllü Hekimler’ kulübünü kurdu. Leyladan Sonra da bu kulübün bir projesi oldu. Avutkatlara danışılarak ailelere imzalatılmak üzere onay formları hazırlandı. Çünkü sitede çocuğun fotoğrafı ve bilgileri diğer insanlarla paylaşılıyordu. Bir belge imzalatmak ileride çıkabilecek problemleri ortadan kaldırmış oluyordu.

Site şu an açık durumda. Ama resmi işlemler henüz tamamlanmadığı için yeni çocuklar paylaşılmıyor. En yakın sürede yeni çocukları ve umutları sizlerle buluşturmak dileğiyle..
Sağlıcakla kalın.

Proje hakkındaki gelişmeleri bu yazıyı güncelleyerek sizlere ulaştıracağım.